Kürşat Rasim Mestav ve Tübitak Proje Yarışması

Standard



(Dereceye giren öğrenci listesini görmek için tıklayınız)
Bu sene 43.sü düzenlenen Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’na matematik dahil bir çok daldan katılabiliniyor. Son gönderim tarihi 26 Ocak 2012 olarak belirlenen yarışmaya başvuru şartlarını sağlayan bütün öğrenciler katılabilir. Dereceye giren öğrencilere teşvik edici düzeyde ek puan verildiği herkesin malumudur.
Geçen seneki Tübitak Proje yarışmasında matematik dalında sadece bir proje altın madalya almıştı. Ankara Fen Lisesi’nde okuyan iki öğrenci olan Kürşat Rasim Mestav ve Cüneyd Öztürk TAM BÖLERLİK FONKSİYONU ÜZERİNE KULLANIŞLI BİRKAÇ EŞİTLİK VE UYGULAMALARI isimli projeleriyle bu ödüle layık görülmüştü.

Şu an Bilkent Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümünde öğrenimine devam eden Kürşat Rasim Bey’e sorduk:


Mathematist : Kürşat Bey merhaba, öncelikle teklifimizi kırmayıp kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. İlk olarak şunu sormak istiyorum. Sizi proje yapmaya iten sebepler nelerdi?


Kürşat Rasim : Proje yapma kararı almamız çok kolay oldu çünkü yapacağımız projenin içeriği daha önce olimpiyat çalışırken bulduğumuz bir yöntem ve uygulamalarıydı. Bunları toparlayıp bir proje yaparak hem kaybolmamalarını sağlamak hem de proje yarışmasında şansımızı denemek için proje yapmaya karar verdik. Zaten kaybedeceğimiz bir şey yoktu. Benim en çok zorlandığım kısım, projeyi yazıya geçirmek ve biraz daha geliştirmek için vakit harcamak oldu. Aynı zamanda takım seçme sınavına ve LYS ye hazırlanıyordum ve vakit benim içim önemli idi.


Mathematist : Peki, proje konunuzu nasıl seçtiniz?


Kürşat Rasim : Projemizin başlangıç noktası, bu tekniğe benzer bir tekniğin kullanıldığı bir olimpiyat sorusu ile uğraşmamız oldu. Çözüme bakınca hoşumuza gitti ve bunu genelleştirip düzenledik, karşımıza çıkan diğer olimpiyat sorularında uygulamaya çalıştık. O zamanlar amacımız sadece olimpiyat yarışmalarında soru çözerken kullanabileceğimiz bir yöntem oluşturmaktı ama baktık ki çok geliştirdik bir çok uygulama alanı bulduk, biz de bunu değerlendirmek için proje yapalım dedik.


Mathematist : Bu tekniği proje konusu olarak seçtikten sonra konunun içini nasıl doldurup proje şekline getirdiniz?


Kürşat Rasim : Bu konuyu seçtiğimizde proje zaten taslak olarak hazırdı. Biz daha sonradan bildiğimiz teoremlerden hangilerini bu teknikle ispatlayabiliriz ya da çözdüğümüz sorulardan hangilerine bu teknikle çözüm yapabiliriz diye önce kendi bilgilerimizi taradık. Şansımızın da yardımıyla bir çoğunda uygulanabildiğini gördük, bunları projeye ekledik. Bir de tecrübeli olimpiyatçılara danıştık onların fikirlerini de değerlendirdik.


Mathematist : Tecrübeli olimpiyatçılardan yardım aldığınızı söylüyorsunuz, proje yapmakta olan öğrenci genel olarak kimlerden yada nerelerden yardım alabilir?


Kürşat Rasim : Matematik dalında farklı projeler yapılabiliyor. Bizim projemiz elementer sayılar teorisi üzerineydi ve olimpiyata yönelik örneklerimiz vardı. ODTÜ ve Bilkent’te matematik bölümlerindeki bazı hocalara projemizi gösterdik fakat bize yardımı dokunacak bir hoca bulamadık. Bunun sebebi hocaların genelde çok spesifik ve elementer olmayan konularda çalışıyor olması olabilir. Daha sonra tanıdığımız eski olimpiyatçıların görüşlerini aldık. http://www.mathlinks.ro nun forum bölümünde sayılar teorisiyle ilgilenen insanlarla iletişim kurduk. En çok bunun yardımını gördük, çünkü mathlinks’te gerçekten çok iyi olimpiyatçılar var.


Mathematist : Sizin projeniz altın madalya almıştı, sizce seçilen bir projenin altın madalya alacak seviyede olması neye bağlıdır?


Kürşat Rasim : Bu şekilde genelleştirebilecek kadar tecrübeli değilim ama benim düşüncem öncelikle özgün bir fikir olmalı. Elementer olmalı ve uygulama alanı çok dar olmamalı. Ayrıca projenin jüriye sunumu da önemli diye düşünüyorum.


Mathematist : Çok doyurucu bir söyleşi oldu, cevaplarınız için teşekkür ederiz.


Kürşat Rasim : Umarım proje yapan arkadaşlara faydalı olabilmişimdir. İyi günler dilerim.


(Geçmiş yıllarda katılan, dereceye giren projeler)

Yurtdisinda Lisans Okuma – I

Standard

Herkese Merhaba,

Bu bloglari okudugunuza gore, Matematik Olimpiyatlari ile ilgili oldugunuzu varsayabilirim sanirim. Matematik Olimpiyatlari ile ilgili olan ogrencilerin de – hepsinin olmasa da – onemli bir kisminin, yurtdisinda lisans okuma fikrini degerlendirdigi biliniyor. Ben de bu blogdaki yazilarimin baslica bu konu uzerine olmasini planliyorum. Oncelikle, bir cok kisinin aklina gelmesi muhtemel, genel icerikli birkac soruyu cevaplandirmaya calisacagim. Fakat atladigimi dusundugunuz meseleler olursa, bana her zaman sorularinizi gonderebilirsiniz.

Elbette, bu duruma iliskin mumkun en temel soru “gitsem mi, gitmesem mi?” sorusudur. Bu gercekten, ifadesinin kisaliginin aksine zor bir soru. Lise yillarimda bunun uzerine cok zihin yordugumu hatirliyorum. Bazen bir karara ulastim gibi olurdu, sonra bu karar da bir sure sonra degisirdi. Bu halin birinci sebebi, sahip olunan yetersiz bilginin kararin buyuklugu karsisinda son derece kucuk kalmasi. Sizin de konu ile alakali bilginizin yetersiz oldugunu tahmin ediyorum; fakat bu kararin buyuk olup olmadigina dair dusunceleriniz farkli olabilir, ayni sekilde dusunuyorsaniz bile gerekceleriniz farkli olabilir. Lutfen bu sorulari kendinize sorun.

Ben de oldukca basit bir ornek gerekce soyleyeyim: “Baska bir ulkeye tasinmam icin cok guclu bir neden gerekir, aksi halde buna macera denir.” Ben buraya gelmeden once ve gelisim esnasinda ve hatta ta ki geldikten bir muddet sonrasina kadar kesinlikle boyle dusunuyordum. Ama su anda bu dusunceye asla katilmiyorum. Mekan degistiren her insan gibi baslangicta zorlu bir surecten gecersiniz, ama bu korkuldugu kadar uzun surmuyor. Bu surecin ardindan da yeni yeriniz size oncekisi kadar yakin ve alisildik gorunuyor. Gelmeden once yasadiginiz dusunce sancilari da tamamen unutuluyor. Belki, benim talihli oldugum one surulerek ve bu surecin herkes icin boyle geliseceginin bir garantisi olmadigi dusunulerek sozlerime itiraz edilebilir. Ama samimiyetle dusunun, neyin garantisi var ki? Yasadiginiz yerin sahibi oldugunuzu dusunmeyin, her an onu da kaybetmeniz olasi. Van’da ve Ercis’te gerceklesen bu son deprem bunu dusunmenize yardimci olabilir. Gitmek ile kalmak arasindaki fark sanildigi kadar dev degil, kendinizi yerinize civilemeniz anlamli degil…

Sonraki yazilarimda, daha spesifik ve somut sorulara deginmeye calisacagim.